“Uyuşturucu”nun talebeleri; Taliban
Sovyet-Afgan Savaşı’nın ürünü olan Taliban zihniyetinin, din dışı, akıl dışı, insanlık dışı ve bilim dışı olduğunu elbette tüm dünya biliyor. Ancak biliyor olması bir şey değiştirmiyor çünkü Taliban’ın ülkesi, yeniden inşa edilecek yeni bir sahne. Bu sahnenin üstü haşhaş cenneti, altı da maden cenneti; 1 trilyon $ değerinde, işlenmemiş madenlerin cenneti!
Arkasına bakmadan giden ABD’nin, Taliban’a “anahtar teslim” bıraktığı Afganistan’ın, dünya afyon üretiminin yaklaşık yüzde 90’ını karşıladığını bütün dünya biliyor. Ancak biliyor olması bir şey değiştirmiyor.
Kur’an uyuşturucuyu yasaklıyor ancak İslam adına şeriat çığırtkanlığı yapan “Taliban rejimi” nin en büyük gelir kaynağı uyuşturucu! İslam dünyası da biliyor ancak biliyor olması bir şey değiştirmiyor. Hatta, Afganistan’da üretim durursa, dünya çapında bir eroin kıtlığına karşı çareler aranıyor. (basın)
Uyuşturucu üretimi, yeni Afganistan sahnesinin görünen dekoru. Bir de bu yeni sahnenin arkası var; orada insan haklarının hiçe sayıldığı dekorlardan oluşan sayısız sahne var. Bir örneğini, değerli gazeteci ve yazar Murat Yetkin veriyor. Şöyle diyor: “Yetişkin erkeğin, kadınlar ve çocuklar üzerinde her türlü cinsel arzusunu tatmin etme hakkı var… Taliban kafa böyle bir şey!”*
İlk okuduğunuzda fevkalade rahatsız oldunuz değil mi?
Ancak ülkemizdeki mevcut iktidarın Taliban’la ilgili açıklamasına göre; “Türkiye’nin, onun inancıyla alakalı ters bir yanı yok.”
Şimdi soralım:
İktidarın bütün yöneticileri de aynı düşüncede midirler?
AKP’ye oy veren milyonlarca erkek seçmen de aynı düşüncede midir?
AKP’ye oy veren milyonlarca kadın seçmen bu görüşü kabul ediyor mu?
Eğer cevabınız “hayır” ise, çıkın konuşun. “Hiç kimsenin hayatı bir diğeri için “eğlence/deneme” tahtası olamaz” deyin. “Şeriatınızın çarpıklığına İslam’ı paravan yapamazsınız” deyin. “İnsanların nefes alma hakkını engelleyemezsiniz” deyin!
Eğer cevabınız “evet” ise siz de Taliban’ın yaptığı/yapacağı her yanlışa, her günaha ortaksınız/ortak olacaksınız demektir!
Afgan halkı nasıl bir yol izler; mevcut şartlara evet mi der yoksa direnir mi, bilmiyoruz. Bildiğimiz şudur ki ülkemizde Taliban zihniyetine “evet” demek Çanakkale’nin ve İstiklal Harbi’nin şehitlerine ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni kuranlara ihanet etmektir.
Sözün özü; birileri çıkıp hayasızca Kurtuluş Savaşı ve Mustafa Kemal Atatürk üzerinden Taliban savunuculuğu yapıyor, diğer birileri de sırf Atatürk’ün adını söylememek için, yabancı bir devlet başkanının sözlerini bile bire bir tercüme etmekten kaçınıyor ve Devlet’imizin erkânı da bu seviyesizliği izliyor.
At izinin it izine karıştığı ülkemizdeki durumu da Kur’an veriyor; “Öyleyken, bunlara ne oluyor ki hatırlamaktan yüz çeviriyorlar? Aslandan ürkerek kaçan yabani eşeklere benziyorlar.”**
Canan Murtezaoğlu
Yararlanılan Kaynaklar:
*Murat Yetkin- youtube: Türkiye Taliban’ı gerçekten ılımlı mı buluyor, Erdoğan’ın hesabı mı başka?
** Prof. Dr. Hüseyin Atay, Kur’an Meali, 74/49-51