Vatandaş Okuması

Bilgi ile büyüyelim, akıl ile yükselelim, beynimizi özgür kılalım!

Özgürlüğe Uyanış

2023’te Türkiye Cumhuriyeti


Atatürk’ümüz Asyalı ata kavramımız “ulus” kurumunu yurdumuza hediye edeli bir asır olacak.

Yasal ve teknik birçok kavram ve kurumu daha eski dönemlerde atalarımız tasarlayarak veya olandan yararlanarak uygarlık dünyasına esin ve örnek olurken, son yüzyıllarda, özellikle son üç çeyrek (3/4) yüzyılda 1938 sonrasında, ilerlemelerden gerileme başlayıp hızlandıkça, kamu ve özel sahada edinilecek veya düzeltilecek yasal, teknik ve eğitimsel konu, kurum ve uygulamalar gereksinimi oldukça artmıştır.

Liyakat sahibi bürokrattan, iş ahlâkı sahibi patron ve yöneticilere, tarih bilgisi ve Cumhuriyet kültürü sahibi siyasiden, aile terbiyesi ve çocuk yetiştirme ile koruma bilinci sahibi ebeveyn ve akraba yapılarına kadar birçok sosyopsikolojik ve sosyokültürel güncelleme ile iyileştirmeleri tarihin bizlere yüklediği acil sorumluluklar olarak başımızın üstünde taşımaktayız.

Tüm bunları planlayıp yaşama geçirme gayretinde olan ve olacak olan insanımızın bahse konu sorumlulukları ile bağlantılı (veya bunlara ilâveten) olarak Ulusumuz;

*yüksek teknoloji,
*havacılık ve uzay çalışmaları,
*yaygın yüksek eğitim altyapısı,
*tarım,
*dış ticaret,
*turizm,
*insan kaynağı,
*yeşil ekonomi,
*ulaşım ağları,
*kadınların nitelikli yöneticilikleri,
*davranışsal öngörü ve ekonomi,
*demokratik toplum kuruluşları,
*yerel güzel sanatlar üretimi,
*yerel esnaflık terbiyesi ve zanaatçiliğin kurumsallaşarak yurtta ve dünyada tanıtım ve geliştirilmesi gibi alan ve konularda ağır da olsa mesafe almak durumundadır.

Her birimize vatandaş olarak düşen “ulusal vizyon oluşturma ve güncelleme” görevi gereği odaklanıp “yapılacaklar listemiz” e koyacağımız, kamu, STK (ya da demokratik toplum kuruluşları) ile özel kuruluşlardan gereğini talep edeceğimiz birçok konudan birkaçını anmak isteriz.

Özetle: Yüksek teknoloji başat başlıklarından “bilişim teknolojileri” alanında; kuantum, yapay zekâ ve blok zinciri, büyük veri, dijital dönüşüm gibi yükselen tüm konularda nitelik kazanılacak ve teknoloji ile geniş kesimlere eğitim ve uygulamaları yayılmak durumundadır.

Havacılık ve uzay alanında arz; dijital oyun, görsel ve bilimkurgusal kitap düzeyinde sınırlı sunumlar ile gençlere yöneliktir. Bu alandaki kamu ve özel kuruluşların organizasyon ve çalışmaları ile, küresel boyutta mevcut üretimlerin sanal dünya ve diğer yayıncılık türlerinde takip edilebilirliği, gençlerimiz ve çağa uymak üzere iş değiştirme gereksinimindeki bireyler, girişimciler ve yaşam boyu öğrencilere esin ve destek olacaktır.

Eğitimde iki yüzü aşkın üniversite ile birçok ortaöğretim kuruluşlarımız; nitelik ve içerik açısından gelişme potansiyelleri, yönetici, öğretmen ve akademisyenleri bilgi ve uygulama açısından desteklemeleri,  ek istihdam oluşturup ek eğitim vardiyaları düzenlemeleri ve 7/24 açık olmaya uyarlanma gereksinimindedir. Yaşam boyu eğitim ve diplomaların düzenli yenilenmesi kurumsallaştırmamız gereken iki acil konudur.

Tarım konusundaki gönüllü ve profesyonel yaklaşım ile destekleri, çatışma yerine üretim boyutunu, imece yardımı ile çağdaş düzeyde yakalamak üzere uzmanlar, yeni başlayanlar dahil tüm kesimlere dijital ve organik geçiş süreçleri sağlayan sistemin işleteni olmak durumundadır.

Dış Ticaret’te 160’ı aşkın ülkeye yapılan dışsatım ile birlikte, dışalım ekosisteminin “eşit küresel ortaklık veya yerine yerlisini koyma sistemi” ne uyarlanması, 2023 hedeflerinin orta vadede yakalanması sürecini kısaltabilecektir.

Türkiye, 2022’de dünyanın ilk üç turizm gidiş bölgesinden biri haline gelmekle birlikte, sektörün kaliteli altyapı ve hizmeti ölçütlenmesinin sağlanıp ayrıca tarım, orman, bilim, tarihbilim, antropoloji, çevrebilim, kültür,  kırsal turizm gibi birçok dal ile bir arada yürütülmesi ile, sadece sıralama liderliğini değil, her sosyoekonomik düzeyden insan ve kuruluşu çeken uygar turizm ekonomisini de sağlamak ihtiyacındadır.

Sayıları, yüksek işgücü 15-65 yaş aralığına göre oranları % 20 civarında olduğu tahmin edilen işsizlerimiz, ayrıca memnuniyetsiz işçilerimiz, mevcut sektörler arası nitelikli insan kaynağı sisteminin de katkısını alarak, bilimsel eğitim ve deneyim kazanım yöntemlerinde teknoloji merkezli atılım sağlanması ile kısmen dünyaya kısmen de Anadolu’ya dağılıp “Ulusal İnsan Kaynağı Rezervi” mizi Hazine Bakanlığı birikiminden katbekat kıymetli hale koymak üzere desteklenmek gereksinimindedir.

Türk insanı, mevcut bilim ve üretim unsurlarını iyileştirerek hem çevre ekosisteminin toparlanması hem de üretim atıklarını katma değere dönüştürülebilir biçimde işleyip çıktıları yurt ve dünya ekonomisine kazandırırken, oluşturulan “yeşil üretim bilgi ve deneyim depoları” ile yurt içi ve dışı doğal dokuların canlandırılıp yenilenmesini toplumuna seçenek olarak sunmanın yolunu yapılandırmak durumundadır.

Cumhuriyetimiz, yurdumuzun yavaş yavaş yayılıp komşu bölge ve kıtaların coğrafya ve deniz alanları ile hava alanlarına bağlanan ulusal ulaşım ağlarını çevreci ve verimli hale getirirken, kıtalararası ticaret kadar turizmi, göçmen veya sığınmacı “misafir edim” ve “yolcu edim” sistemlerini de dünyaya örnek olacak şekilde geliştirerek, Dünya Politik Ekonomisi’ne sağlıklı bir dönüşüm örneği de arz edebilecektir. Bu ivedi bir sorumluluktur.

Kadınların nitelikli iş alanlarında yöneticiliklerinin kurumsallaşma ile sistemli biçimde artışa geçmesi; kayıt dışı ve kalitesiz işletmeler ile (toprak, işgücü, tesis, sermaye gibi) üretim unsurlarına da sınıf atlatarak döngüsel ekonomiyi ülkede yapılandırmanın ve küresel finans çekimi ile kalıcı işbirliklerinin yolunu yapılandırabilecektir.

Gelinen gelişmişlik düzeyinde; Türkiye’nin kamu, sivil toplum, özel kesimlerinin, birey ve kurum esaslı sosyo-psikolojik, sosyo-ekonomik ve sosyo-politik süreçlerini analiz ve gelişim modellemesi için araştıran “Davranışsal Öngörü ve Ekonomi” tarzı yeni disiplinlerin, halka halk için halk tarafından kazandırılması için çalışmak değerlendirilebilecektir.

Ülkemizin “100. Yıl Uygarlık Sıçrayışı” sürecinde, birlikte ve art arda gerçekleşmesini sağlamakla her birimizin sorumlu olduğu bu tip gelişme ve yenileşme olanakları, birçok bilgi, deneyim ve öneriyi ortada biriktirmektedir. Gelişen teknoloji yardımı ile işlenen bu çıktılar, geçmişten gelen kültürel değerler ile kaynaştırılıp Ulusal Varlık Hazinesi’nin kaynakları olabilecek, teknik, etik ve evrensel değerler elde edilebilecektir. Demokratik toplum kuruluşları da bu verileri sahada uygulayarak denge ve denetleme mekanizmalarını geliştirerek uygarlaşma sürecini destekleyebilecektir.

Bu eksende olmak üzere, yerel güzel sanatlar, yerel esnaflık terbiyesi ile zanaatkârlık, toplumun klasik ve çağdaş anlamda estetik (duyarlılık) anlayışı, çalışma aktöresi (ahlâkı) ve özgün üretimini ortaya koyan kültürel çeşitliliğini ulusal paydada buluşturarak, Atatürk’ün deyişiyle “en az yedi bin yıllık Türk uygarlık beşiğimiz” in birikimini bu yazıdaki ve tüm diğer alan ve konular eliyle de canlandırarak geleceğe aktaracaktır.

2023 yılı, Türk’ün de kendi gündemini, ülkesinin uygarlık dünyasında (gerekirse öncü) rol almasını sağlayacak şekilde vizyon (uzgörü) ve strateji ile yaşama geçirebileceği yeni bir dönemi ifade etmektedir. Bu konuda en küçük bir şüphe yoktur.

Sevgili Atamız ve kurucu babalarımız olan çalışma arkadaşları çeşitli vesilelerle amaç ve hedefleri günümüze aktarmışlar, Fransa’dan önce Selçuklu Dönemi’nde uygulanan lâikliği* de bağımsızlık ile beraber ülkemize yeniden kazandırmışlardır.

Maraton, yani sabır, disiplin ve kararlılık ile sürdüreceğimiz uygarlığı yakalama koşusu devam etmektedir.

Saygı ve sevgilerimizle,

Cengiz Gökdeniz

 

*Türklerde laiklik Fransa’dan binlerce yıl önce vardı ve Fransa’da laiklik, Selçuklu Sultanı Tuğrul Bey’in 1050’lerde Hilafetle Saltanatı ayırmasından esinlenmiştir. (Mete AKYOL, Bütün Dünya Dergisi, Aralık 2014)

 


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir