Vatandaş Okuması

Bilgi ile büyüyelim, akıl ile yükselelim, beynimizi özgür kılalım!

Özgürlüğe Uyanış

Ord. Prof. Dr. Hulusi Behçet; “Morbus Behçet” yani “Behçet Hastalığı”  


Hulusi Behçet, 1889 yılında İstanbul’da doğar. Tıbbiye’deki eğitimini 1910’da tamamlar ve 1914 yılına kadar Gülhane Askerî Hastanesi, Deri ve Zührevî Hastalıklar kliniğinde Eşref Ruşen, Talat Çamlı ve bakteriyolog Reşat Rıza hocaların yanında asistan olarak çalışır. 1914 Temmuz’unda Kırklareli Askerî Hastanesi başhekim yardımcılığına atanır. Kısa bir süre burada çalıştıktan sonra 1918’e kadar Edirne Askerî Hastanesi’nde dermatoloji uzmanlığı yapar. 1918’de konusuyla ilgili araştırmalar yapmak üzere önce Budapeşte’ye, ardından Berlin’e gider. Yurda döndüğü 1919 yılından 1923’e kadar ise serbest olarak çalışır. 1923’te Hasköy Zührevi Hastalıklar Hastanesi Başhekimliği’ne tayin edilir ve burada altı ay kadar çalışır. Daha sonra Gureba Hastanesi’ne dermatoloji uzmanı olarak geçer.

                                                                             Gureba Hastanesi

Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan ve soyadı kanunu kabul edildikten sonra, Mustafa Kemal Atatürk’ün arkadaşlarından olan babası Ahmet Behçet’in, parlak ve çok zeki anlamına gelen adı Behçet’i soyadı olarak alır.

1933 senesinde İstanbul Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Deri Hastalıkları ve Frengi Kliniği’ne profesör olarak atanır. Hulusi Behçet, Türk akademisinde profesör unvanını alan ilk kişidir. 1939 yılında da kendisine Üniversite Senatosu’nca Ordinaryüs unvanı verilir.

Dermatolojide pek çok konuyu ayrıntılı olarak inceleyen Hulusi Behçet, şark çıbanında “Çivi Semptomu” nu tanımlar. 1937 yılında “Bir virüsün sebep olduğu residivan aftoz, göz, ve genital organ ülserasyonları” başlıklı yazısı Alman tıp dergisi Dermatologische Monatsschrift’te yayınlanır. Dünya dermatologları ile yaptığı tartışmalar sonucu bu hastalığın tıp dünyasına “Morbus Behçet” yani “Behçet Hastalığı” olarak girmesini sağlar. Bunun dışında mantar hastalıkları, ham incir dermatiti, arpa uyuzu gibi ülkemizde sıkça görülen deri hastalıkları üzerine de araştırmalar yapar.

Kurduğu “Deri ve Frengi Arşivi” adlı dergisi 1934-1947 yılları arasında düzenli olarak yayımlanır. Ayrıca, kendisi dünyanın birçok tıp derneklerinin üyesi veya kurucu üyesiydi. Yayınlanmış 5 adet kitabı ve çeşitli yabancı dillerde 59 dış ve 150 kadar iç yayın olmak üzere 209 makale ve araştırma yazısı vardır.

Ord. Prof. Hulusi Behçet mantar üzerine yaptığı çalışmalar nedeniyle, 1935’te Budapeşte’de, uluslararası bir dermatoloji kongresinde bir diploma ve plaketle ödüllendirilir. Ölümünden sonra, 1975 yılında ise bilime yaptığı katkılar nedeniyle TÜBİTAK tarafından Bilim Ödülü ile ödüllendirilir.

                                                                         Hulusi Behçet çalışma arkadaşlarıyla

Tanımladığı bir deri hastalığı, Behçet Hastalığı adıyla dünya tıp tarihine geçen, deri ve zührevi hastalıklar uzmanı Ordinaryüs Profesör Hulusi Behçet, en büyük Türk dermatolog, geçirdiği kalp krizi sonucu 8 Mart 1948’de hayata veda eder.

Prof. Dr. Özden Aslan Çataltepe

 

Dinlemek için tıklayın

 

Kaynaklar:
Çağımızın Ünlü Bilgini Hulusi Behçet, Bilim ve Teknik, Nisan 1997, Syf 46-47
http://www.hulusibehcet.net/behhayat.htm
http://www.ata.boun.edu.tr/chronology/kim_kimdir/hulusi_behcet.htm
http://www.itf.istanbul.edu.tr/dermatoloji/gurabatar.htm


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir