Askeri mızıka Carmen Operası’ndan parçalar çalıyordu; 19. Tümen (6)
Haziran 1915… Çanakkale savaşları sürmektedir… Mustafa Kemal’in ifadesiyle, Arıburnu cephesinde düşmanın taarruz ettiği siperler; “7-8 metrodan, 10 ilâ 12 metroya kadar düşmana yakın olan siperlerdi… Siperlerimize karşı faaliyetleri, tecavüzleri, hemen hiçbir gece eksik olmazdı. Üstünden bombalar atılmak, tahtezzemin (yer altı) lağamlar infilakı ile bu siperlerimiz âdeta bir cehenneme çevrilmekte idi… Bu siperler üzerine kalaslar örtmüştük. Onlar bu kalaslara ikide bir mayii muhrik şişeleri atıyorlar, siperlerde yangın tevlit ediyorlardı.””*
Albaylığa** yükselen Mustafa Kemal, Liman von Sanders’e, Kuzey Grubu cephesinin düzeni, emir ve komutası hakkında görüşlerini iletir. 5. Tümen, Arıburnu cephesinden geriye alınmıştır. Bu durumda, Mustafa Kemal’in komuta ettiği 19 Tümen’in cephesi genişletilir ve Tümen karargâhı Düztepe’ye nakledilir. Mustafa Kemal; “… her kıta komutanının daima hazır ve erlerin heves ve gayretini artırmak suretiyle her durumda örnek olmaya fırsat gözetmelerini kesinlikle isterim” der.
4/5 Haziran gecesi Üçüncü Kirte Savaşı yapılır; iki gün bir gece sürmüştür. İngilizler bazı siperlerimize girecek ancak karşı hücumla siperler geri alınacaktır. Şevket Süreyya Aydemir’in ifadesine göre; “Düşman dokuz bin kayıp vermiştir. Türk zayiatı ise yedi bin dokuz yüzdür.”***
Türk askeri, Türk halkı, canıyla-kanıyla bedeli çok ağır olan bir destanı yazmaya devam edecektir, ta ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurulana kadar…
***
Mustafa Kemal Maydos’ta, gelen mektupları da cevaplamaktadır. Âdeta nefeslenme zamanlarıdır mektup yazdığı zamanlar… Bu bağlamda, Gustaw Christianus’un mektubunu, “Bütün düşmanlarımızı yere serdiğimiz gün nazikâne davetinize uyacağım.” diye cevaplayacak, Madam Hilda Christianus’a da şöyle yazacaktır: “Sizin bana verdiğiniz Almanca dersleri asla unutmadım… Düşmanlarımızı yere serdikten ve sevgili vatanımızı rahata kavuşturduktan sonra hemen sizi ziyarete koşacağım.”
19. Tümen’den yeni bir taarruz yapması istenir. Tümen’in hazır olduğunu ancak düşman elindeki bazı hatların düşürülmesi için topçu hazırlığına gerek olduğunu bildiren Mustafa Kemal, Kuzey Grubu ve 3. Kolordu Komutanı Esat (Bülkat) Paşa ile görüşür. Haziran sonu olmuştur. İngilizler yine bir akşam baskınıyla Yükseksırt’a taarruz ederler. Taarruz önlenir ancak kayba sebep olmuştur.
Enver Behnan Şapolyo’nun satırları o günkü ruh halini çok net betimlemektedir. Şöyle yazar Şapolyo; “Hele İstanbul, müthiş korkuyordu. Çanakkale’den gelen düşmanlar ilk defa İstanbul’a gireceklerdi. Koca bir imparatorluğun hükümet merkezi teslim olacaktı. Padişah ve devlet erkânının esir olma ihtimalleri vardı.” ****
Haziran sonunda Başkomutan Vekili Enver Paşa, Şehzade Ömer Faruk Efendi ve İstanbul Milletvekili gazeteci Hüseyin Cahit Bey, Düztepe’de, 19. Tümen Karargâhı’nda Mustafa Kemal’i ziyaret ederler. Hüseyin Cahit’in notlarından bazı satırları verelim:
“Arıburnu cephesinde genç, nazik yapılı, ince bir kumandan ziyaretçileri karşıladı. Kabalağının altından fırlayan mavi bakışlarının derinlere işleyici zeki ateşleri karşısında bilâ ihtiyar bir alaka hissi uyanıyordu. Sordum. ‘Mustafa Kemal.’ dediler. İsmini biliyordum. Hürriyet davaları uğrundaki mücadelelerini biliyordum. İçimde toplanmış gıyabî hürmet hisleriyle kendisini seyrettim. O, bize ayran ikram ederken, askeri mızıka Carmen Operası’ndan parçalar çalıyordu ve beş on adım ötemizde, İngiliz siperlerinden seyrek tüfek ateşleri bu ahenge arada karışıyordu.”*****
Temmuz girdiğinde bir yandan İngiliz ve Fransız taarruzları sürecek, bir yandan da 19. Tümen Karargâhı İstanbul’dan gelen ziyaretçileri ağırlayacaktır. Gelenler arasında şu isimler vardır: Ajans Müdürü Hüseyin Tosun, Müdafaa-i Milliye Cemiyeti’nden Ali Ekrem (Bolayır) Bey ve Tasvir-i Efkâr gazetesi muhabiri Ferit Bey.
Temmuz ortalarında yazar ve şairlerden oluşan bir edebi heyet de Çanakkale’ye gelir. Hamdullah Suphi (Tanrıöver), Ahmet Ağaoğlu, Ali Canip (Yöntem), Ömer Seyfettin, Mehmet Emin (Yurdakul), İbrahim Alâettin (Gövsa), Hakkı Süha (Gezgin) ve Enis Behiç (Koryürek)’ten oluşan heyet Arıburnu ve Seddülbahir harp bölgelerini gezer. Cesarettepesi’ne giden yol düşman kontrolünde olduğu için heyet, Mustafa Kemal’i ziyaret edemez ancak telefonla konuşarak başarılarını kutlar.
Temmuz 1915, Esat Paşa ve Kurmay Başkanı Fahrettin (Altay) Bey’in Mustafa Kemal’i 19. Tümen Karargâhı’nda ziyaretiyle sonlanacaktır.
Anafartalar sınavına birkaç gün kalmıştır…
Canan Murtezaoğlu
Yararlanılan Kaynaklar:
Prof. Dr. Utkan Kocatürk; Kaynakçalı Atatürk Günlüğü, Atatürk Araştırma Merkezi
* Ruşen Eşref; Mustafa Kemal ile Mülakat, Türkiye İşbankası Kültür yayınları, s. 59-60
**X-Y-Z kuşakları ve 19. Tümen (5) başlıklı yazımıza bakılabilir.
*** Şevket Süreyya Aydemir; Tek Adam I, Remzi Kitabevi, s. 218
**** Enver Behnan Şapolyo; Mustafa Kemal Atatürk, Kopernik, s. 120
***** Erol Mütercimler; Fikrimizin Rehberi, ALFA, s. 298